GÜNCEL
Giriş Tarihi : 16-10-2025 12:08   Güncelleme : 16-10-2025 12:55

Patlamada ağabeyini kaybeden Mervenur'un patrona öfkesi dinmiyor!

Patlamada ağabeyini kaybeden Mervenur'un patrona öfkesi dinmiyor!

Sakarya'nın Hendek ilçesindeki Coşkunlar Havai Fişek Fabrikasında geçtiğimiz yıllarda meydana gelen patlamada ağabeyi Halis Yılmaz'ı kaybeden Mervenur Yılmaz, geçen gün mahkemeden çıkan tahliye kararına halen çok tepkili...

"BABASI GİBİ FİRAR ETSİN DİYE SERBEST BIRAKILDI"

Yılmaz, karar duruşmasının ardından 15 milyon tl. teminatla serbest kalan patron Yaşar Coşkun'a sert tepki gösterdiği bir paylaşım yaptı. Mahkeme salonu çıkışındaki tepkileri ile dikkat çeken Mervenur Yılmaz, tahliye edilen ve ev hapsi verilen patron Yaşar Coşkun'un da, babası gibi firar etsin diye serbest bırakıldığını öne sürdü. 

Mervenur Yılmaz X Twitter hesabından şunları yazdı: 

"KAN DONDURUCU CÜMLE BİR FİLM REPLİĞİ DEĞİL"

"Bir şey olmaz patlama olacaksa Çin Mahallesi'nde olsun, yukarıda daha fazla işçi çalışıyor." Yukarıda okuduğunuz kan dondurucu cümle bir film repliği değil. Bu cümle, Türkiye'de işçi sınıfının nasıl gözden çıkarıldığının, işçi canının nasıl parmak hesabı yapıldığının kısa bir özeti.

"9 KERE PATLADI"

3 Temmuz 2020 tarihinde Sakarya'nın Hendek ilçesinde faaliyet gösteren Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası kayıtlara geçtiği kadarıyla son 11 yılda 4 kere olmak üzere, toplamda tam 9. kez patladı. 3 Temmuz 2020'de 7 işçinin öldüğü patlama onrası yapılan araştırmalarda; düzenli olarak denetlenen fabrikada en az 1,5. senedir kaçak barut üretildiği, yasal sınırın ve kapasitesinin üzerinde patlayıcı depolandığı, fabrikanın denetimlerden kaçırıldığı ve hatta bazı bölgelerin denetim ekibine hiç gösterilmediği (Çin mahallesi gibi), işçilere psikolojik şiddet uygulandığı, İş sağlığı ve güvenliği önlemlerine önem verilmediği ve İSG uzmanının yetkisiz bırakıldığı gibi onlarca usulsüzlük bilirkişi raporu, işçi ifadeleri hatta sanıklarının kendi tanıklarının ifadeleri ile ispatlandı.

"GÖZDAĞI VERDİ"

Sanık patron Yaşar Coşkun, katliamlarına başta Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm AKP iktidarını referans göstererek mahkeme heyetine "Bana ceza verirseniz devlete de ceza vermeniz gerekir." diyerek göz dağı vermiş, kendi akrabası olan ve ağır yaralı olarak babamın kurtardığı, kolunu ve gözünü kaybeden işçiye "Ahmet zaten benim sayemde iyileşti. Sakarya'da kaç kişi böyle hastaneye götürülmüş? Ben her gün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile konuştum, onun talimatıyla Ahmet'e bakıldı. Ahmet dikkatli konuşsun." diye tehdit ederken mahkeme heyetine "Siz daha gençsiniz daha iyi yerlere gelirsiniz." demekten ve sevdiklerini kaybetmiş ailelere "Şov yapıyorsunuz." diye hakaret etmekten geri durmadı.

"SÖZDE MÜDÜR"

Hikâye uzun, daha çok anlatırım ama şimdi en başta yazdığım cümleye döneceğim tekrar. Babamın abimi ararken bulduğu ve ağır yaralı olarak kurtardığı Ahmet Çağırıcı Yaşar Coşkun'un yeğeni olmakla beraber, bu dosyanın hem sanığı hem müştekisi. Kendisinin ifadesine göre fabrikada kimyager olarak görev yaparken Yaşar Coşkun'un manipülasyonlarıyla, sırf olası bir tehlikede sorumluluk yıkabilmek için sözde sorumlu müdür ilan edilmiş.

"ŞAKACIKTAN MÜDÜR"

Defalarca kez uyarmış usulsüzlükler hakkında ve fabrikada Yaşar Coşkun'un sağ kolu olan ilkokul mezunu sorumlu müdür Hasan Ali Velioğlu ile -ki kendisi mahkeme salonunda 'şakacıktan' müdür olduğunu söyledi- aralarında şu konuşma geçiyor:

Ahmet Çağırıcı: Bu kadar malzemeyi Çin Mahallesi'ne koymayalım. Hasan Ali Velioğlu: Bir şey olmaz patlama olacaksa Çin Mahallesi'nde olsun, yukarıda daha fazla işçi çalışıyor. Ve benim abim Çin Mahallesi'nde öldü. Bir de Çin Mahallesi'nin Sorumlusu Çinli Yang usta var tabi. Defalarca kez "Burası eninde sonunda patlayacak!" demiş kendileri. Korona mevzusu çıkınca ülkesinden dönememiş.

"2 SENE SONRA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU"

Yüce yargımız 2 sene sonra suç duyurusunda bulundu kendisine. Daha çok detay var; sanık avukatlarının özgüveni, sanıkların iktidar güvencesi, biz cenaze ararken Cumhurbaşkanı talimatıyla patronlara yedirilen moral yemeği...

"KATİL"

Anlatıyorum ve anlatacağım. Sonuç ne mi oldu? Yargıtay'ın Olası kasıtla insan öldürme suçundan ceza verilmesi gerektiğini söylediği katil Yaşar COŞKUN'u mahkeme heyeti 15 milyon teminatla serbest bıraktı.

"15 MİLYONA İŞÇİ ÖLDÜRME ÖDÜLÜ"

Sonuç ne mi oldu? Hiçbir önlem almayıp 3 kuruş kâr için işçi katleden, aileleri aşağılayan, mahkeme heyetini tehdit eden ve daha önce zaten bilinçli taksirden hüküm giymiş sanğa 15 milyona işçi öldürme ödülü verildi.

"YAŞAR COŞKUN DA KAÇSIN DİYE SERBEST BIRAKILDI"

Sonuç ne mi oldu? Sanıklardan biri olan Ali Rıza COŞKUN aylardır firariyken oğlu Yaşar COŞKUN da kaçsın diye serbest bıraktılar.

"KATLİAM"

Sonuç ne mi oldu? Siyaset, sermaye, yargı üçgeninde bir katliam gerçekleşti.

Katiller GEREKLİ CEZAYI ALMADI."

Yılmaz, bir başka tweetinde şu notu düştü:

"ÜZERİMDE ÇOK ÖFKELİ BİR SAKİNLİK VAR"

"Üzerimde çok öfkeli bir sakinlik var. Nereye gitsem, ne yapsam bilmiyorum. Gerçekten duygularımı ifade edemiyorum, susmak istemiyorum ama konuşursam da hiç sınırımın olmadığını biliyorum. Ne yapacağımı şaşırmış vaziyetteyim."

Mervenur Yılmaz bir diğer X paylaşımında ise şunları dile getirdi:

"KATİL ALİRIZA TATİLDE, KATİL OĞLU YAŞAR EVDE, KATLİAMA ORTAK OLANLAR GÖREVDE"

7 kişiyi öldüren Ali Rıza Coşkun aylardır firari! Katil Ali Rıza Coşkun’un katil oğlu Yaşar Coşkun ise, Yargıtay’ın “olası kasıt” kararına rağmen Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 15 milyon teminatla serbest bırakıldı! Katil Ali Rıza tatilde, katil Yaşar evde, katliama ortak olanlar görevde… Ama abim toprak altında. Bu sizin düzeniniz; bu cinayet düzeni sizin, bu katliamların mimarı sizsiniz.

İŞTE O PAYLAŞIMLAR

 

adminadmin