Sakarya'nın sevilen isimlerinden Yasin Kobal'ı tanımayan yoktur. Kobal, Sakarya Kasaplar Odası eski başkanlarından, rahmetli Nihat Kobal'ın oğlu... Babasının izinden giden, hem dürüstlüğü, hem yardımseverliği ile herkese örnek biri...
Kendisini Sakarya Vakfıkebirliler Derneği Başkanı olarak biliyorduk, ama O bir süre önce siyasete atılarak Büyük Birlik Partisi çatısı altına giren ve kısa sürede genel merkez bünyesinde yer alıp, MKYK üyesi seçilmeyi başarabilen ender insanlardan biri oldu....
Hatta son yerel seçimlerde Hendek Belediyesi'nin eski başkanlarından İrfan Püsküllü'yü partisinden aday olmaya ikna eden de O, Şenol Dinç'in Erenler Belediyesi'nden başkan seçilmesine katkı veren de O.... Yani adayları ikna eden de O...
Her ne kadar Hendek halkı İrfan Püsküllü'yü, Erenler halkı da Şenol Dinç'i tanısa da, yerel seçimlerde Büyük Birlik Partisi'nin her iki belediyede seçimleri kazanmasının perde arkasında bize göre Yasin Kobal ve O'na olan güven, sevgi ve inanç vardı...
Yalnız şu an öyle bir zamana gelindi ki, hem partinin Sakarya özelinde, hem de BBP'li iki belediyede işler ve sorunlar Yasin Kobal'sız çözülemez oldu.
Nasıl mı?
Parti teşkilatında bir sorun çıksa devreye giren Yasin Kobal, Belediyelerde sorun yaşansa devreye giren Yasin Kobal, vatandaş Belediyelerle problem yaşasa yine devreye giren O; olur oldu... Yani vatandaşı da, partilisi de, basın camiası da Yasin Kobal'sız çözüm bulamaz oldu.
Nitekim geçen Nisan ayından beri ilanlar Basın İlan Kurumu gözetiminde, bazı kriterler eşliğinde yayınlanmaya başlayınca, o kriterlerin çoğunu yerine getiremeyen bazı basın organları Belediyelerden ilan alamaz oldu. İlan bir yana, mail yoluyla gönderdikleri haberlerini girmelerine rağmen tek kuruş destek bile göremeyince, yine Yasin Kobal'a durumu aksettirdi, sitemde bulundu.
Belediyeler, haberleri tüm basına atarken, yalnızca kendilerine yakın gördükleri basın organlarına para desteği verince, çoğu basın mensubu küstürüldü ve mağdur bırakıldı. Bu duruma maruz kalanlar, yine eleştirisini ve sitemini Yasin Kobal'a yaptı...
Parti bazında da durum böyle... Yani il veya ilçe teşkilatları ile sorun yaşayanlar yine araya Yasin Kobal'ı koydu. BBPli Hendek ve Erenler Belediyelerinde sorunlarına çözüm bulamayan vatandaşlar da yine Yasin Kobal'a dert yandı.
Yani Yasin Kobal, kısa sürede hem partililerin, hem vatandaşların, hem de basın organlarının Yasin Abisi oluverdi...
Durum böyle olunca babasının izinden giden ve verdiği siyasi mücadelede güven yaratan Yasin Kobal, parti ile Belediyelerin bel kemiği haline geldi.
Yasin Kobal parti içinde, belediyeler bazında ve basın camiasında kilit insan oldu, ama sanırız bu durumdan kendisi de hoşnut değil... Çünkü o da bizler gibi, sorunların, partinin İl ve ilçe yöneticileri ile, Belediye başkanları tarafından çözülmesinin daha yerinde olacağı kanaatinde...
Başkan Kobal, sorun çözmeyi seven insan... Her ne kadar yaşananlardan hoşnut olmasa da, yine de işini severek yapan ender isimlerden...
"Keşke maddi gücüm her şeye el verse de, onların hayır dediği haklı taleplerin hepsini ben yapabilsem" diyor sık sık... Biz buna şahitiz...
BBP'den seçimi kazanan Hendek ve Erenler Belediyelerinden hak ettikleri desteği göremeyen yerel basın, aynı şekilde İl yönetiminden de destek göremeyince, eleştirilerini Yasin Kobal'a aktarırken, parti içinde sorun yaşayan, ancak sorununu çözecek muhatap bulamayan partililer de Kobal'a başvurur oldu.
Aynı şekilde, mahallesindeki sorunlara çözüm bulmayan Belediye başkanlarını eleştiren vatandaşlar da, yine Yasin Kobal'ı çözüm kapısı olarak gördü.
"Belediyelerin vermediği desteği keşke imkanım olsa ben verebilsem" diyen Kobal, bunu yapamamanın da mahçubiyetini yaşıyor...
Yani özetle Yasin Kobal, Erenler olsun, Hendek olsun, vatandaşın da, partililerin de, basının da medet ummaya çalıştığı isim oldu...
Hal böyle olunca Yasin Kobal siyaset üstü bir isim haline geldi. Bunda elbette ki rahmetli babası Nihat Kobal'ın etkisi ve rolü büyük...
Kobal, imkanı el verdiği sürece herkese yardımcı olmaya çalışıyor. Bütün yaşadığı maddi manevi zorluklara rağmen hep açıkları kapatmaya çalışıyor.
Kimi zaman yorulsa da, üzülse de, asla sitem etmiyor. Ama hep bir yerlerde açık olduğu sürece Yasin Kobal hem millet nezninde, hem belediye nezninde, hem halk, hem parti nezninde bunu absorbe etmeye çalışıyor.
Kobal, "Ben herkese koşuyorum da, maalesef kimse 'senin derdin var mı?' diye sormuyor. Sorunun varsa, gel çözelim demiyor" diye yakınıyor.
Hastası olana koşan, derdi olana giden, garibanın yanında saf tutan, bu uğurda maddi manevi her şeyini feda eden tam bir Muhsin başkan hayranı olan, ama kıymeti bilinmeyen bir isim oldu O...
Herkesle arasında köprü kurmaya çalışan ve tek istediği bir duada yer almak olan Yasin Kobal'ı biz siyasetle tanımadık, biz onu dernekle de tanımadık, asıl; rahmetli babası Nihat Kobal'ın oğlu olarak tanıdık...
Şimdi O da babası gibi temiz yüreği, kalbi ve menfaatsiz sevgisi ile gönüllerde taht kurdu.
Tüm bunların üstüne söylenecek tek söz var şimdi;
"Yetiş Yasin Abi... "