DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Advert
Olgun Sert
Olgun Sert
Giriş Tarihi : 10-12-2023 20:35

ÖZEL GÜVENLİK VE TEHLİKELER...

Kamu düzeninin korunması devletin asli görevidir. Devlet bu görevini yürütme organı aracılığı ile sağlar. Vatandaşların can ve mal emniyetinin sağlanmasına güvenlik, düzen ve güvenli olma hissini yaşama haline de asayiş denilmektedir.

 

            Devletin; yürütme organı sorumluluğuna verdiği emniyet ve asayiş hizmetleri denilince ilk akla gelen ise Polis, Jandarma ve Sahil Güvenlik teşkilatları olmaktadır. Aslında yürütme organı sorumluluğundaki kamu düzeninin korunması görevinden sorumlu olan birçok kurum vardır. Bu sorumlulara genel kolluk, özel kolluk, yardımcı kolluk ve fahri kolluk gibi isimler verilmektedir.

 

            Vatandaşa düzen ve güvenli olma hissini yaşatmak sanıldığı kadar kolay değildir. Vatandaş; hayatının normal akışı içerisinde iken bu duyguyu yaşayabilmelidir. Emniyet ve asayişi sağlama görevlilerinin bu duyguyu yaşatma hissini canlı tutma adına abartılı bir şekilde her köşede, yolda, caddede sokakta, gecesinde gündüzünde yoğun olarak vatandaşla karşılaşması bu hissiyatın seyrini tedirginliğe çevirebilmektedir.

 

            Emniyet ve asayiş hizmetlerinde asıl olan önleyici olmaktır. Suç oluşmadan suçu önlemek,işlenmiş olan suçlarda ise çok hızlı bir şekilde suçluları yakalamak esastır. Bu noktada emniyet ve asayiş hizmetlerinin yürütülmesinde gecesini gündüzüne katarak mesai mefhumu gözetmeksizin görev yapan genel kolluk mensuplarını kutluyoruz. Bu mücadeleye masum vatandaşı “Fahri kolluk” bilinçlendirmesiyle dahil edebilmek oldukça önemlidir. 

           

            Halk dilinde yabancı, el, yerli halktan olmayan kimselere karşı “yaban” kelimesi kullanılmaktadır. Yerli olmayan ya da yabancı olanlara karşı hep temkinli olma gereğini duyarız. Zira yabancı birinin ne yapmak istediğinden, amacının ne olduğundan, zarar verip vermeyeceğinden emin olamayız.

 

            Cumhuriyetimizin ilk yıllarından itibaren özel sektördeki yerli sermayenin kıtlığı nedeniyle ekonomik kalkınma hamlelerinin lokomotifi olması düşüncesinden hareketle zorunlu olarak sanayileşme ve kalkınma çabalarımız hep devlet eliyle yürütüldü. O dönemlerde devlet yerine özel sektöre önem verilseydi sanayi ve ekonomik dinamiklerimiz sermaye kıtlığı nedeniyle hep yabancılaşacak ve yabancıların sömürgesi altında kalma riskini taşıyacaktı. 

 

            Ancak yakın tarihimizde artık yerli sermayenin ve teknolojik alt yapının gelişmesi paralelinde devlet idaresindeki birçok kurum ve kuruluş özelleştirildi. Böylelikle hantal yapı ile ağır işletme maliyetlerinin önü alınmak istendi. Bu özelleştirmelerde yapılan uygulamaların doğruluğu ya da yanlışlığı ayrı konu, o konulara şimdilik girmeyelim.

 

            Devletin özelleştiremeyeceği ya da yabancıların eline geçme riskine katlanamayacağı bazı asli görevleri vardır. Bunlar; milli savunma, adalet,yargı,milli eğitim, milli güvenlik ve milli ekonomidir. Özelleştirme yoğunluğunun yaşandığı ülkemizde çok önemli bir gelişmeyi gözden kaçırır olduk. Gözden ve dikkatlerden kaçırdığımız konu güvenliğimiz. Evet, maalesef yabancılar nezdinde özelleştirilemeyecek hassasiyette bulunan güvenliğimiz özel güvenlik üzerinden yabancılaşmaya başladı.

           

            Normal şartlarda veya kanuni gereklilik doğrultusunda ülkemizde özel güvenlik sektöründe faaliyet gösterecek olan yabancı devletlere ait şirketlerde “mütekabiliyet” (karşılıklı olma) esası aranır.Yani ülkemizde güvenlik sektöründe faaliyet göstermek isteyen bir ülkenin güvenlik şirketine karşılık ülkemizden de aynı sayıda güvenlik şirketinin o ülkede faaliyet göstermesi gerekir. Ancak şu anki durum ve uygulama hiçte öyle değil. 

 

            Başta devlete ait resmi kurum ya da kuruluşlar ile özel sektörün güvenlik hizmetleri özelleşme adı altında özel güvenlik şirketlerine verilmeye başlandı. Mantar misali çoğalan güvenlik şirketleri sektörde faaliyet göstermeye başladı. Çoğalan ve belli bir aşama kat eden önemli sayıdaki bazı güvenlik şirketleri ülke menfaatlerinden ziyade şahsi menfaatlerinin peşine düşerek şirketlerini yabancılara satmaya veya çoğunluk hisselerini devretmeye başladılar. Daha doğrusu ülkemizde güvenlik hizmetlerini ele geçirmeyi amaçlayan yabancılar yasal zorunluluk olan karşılıklı olma esasını delerek şirketleri satın almaya başladılar. Satın aldıkları şirketlerde sembolik bir hisse bırakarak iç güvenliğimizde kök salmaya başladılar.

 

            Özel güvenlik sektörü üzerinden iç güvenliğimiz yanında milli ve kritik tesislerimizin özel güvenliğini elde eden yabancılar başta Avrupa Birliği olmak üzere bazı dış devletlerden ve sermayelerden aldıkları özel destek ve fonlar ile adeta teşvik edilir aşamaya geldiler. Milli ve kritik durumda bulunan bazı resmi ve özel tesislerimiz oldukça hassasiyet noktasına geldiler.

 

            Özel güvenlik kapsamında yabancılara karşı alınması gereken tedbirleri sadece fiziki güvenlik olarak düşünmemek yerinde olacaktır. Hemen hemen her tesis ve ortamda kullanılan ve ses kayıt sistemi kabiliyeti ile uzaktan erişim imkanı sağlayan kapalı devre kamera sistemleri ile MOBESE (Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu) sistemlerini de ele almakta fayda olacaktır.

 

            İç güvenliğimizde önemli bir yer tutan özel güvenlik hizmetlerinin yabancıların eline geçmeye başlaması bir süre sonra kontrolden çıkma noktasına gelecektir. Milli güvenliğimizi tehdit edecek boyuta gelme aşamasına giren özel güvenliğin yabancılaşmasının önünü alacak acil tedbirlere ihtiyaç duyulmaktadır.

 

            Ülkemizde özel güvenlik sektöründe faaliyet göstermek için yerli şirket hisselerinin çoğunluğunu ele geçirmeye başlayan yabancılar hakkında güvenlik soruşturmalarının yapılması,şirket devirleri aşamasında İçişleri ve Dışişleri Bakanlıklarından görüş sorulması ve onay alınması, kritik tesis ve binalarda kullanılan fiziki ve elektronik güvenlik sistemlerinin yerli ve milli olmaları artık kaçınılmaz olmuştur.

 

            Özel güvenlik sektörünün yabancıların eline geçmesi ülkemize onarılamaz hasarlar verecektir. Bu hasarların önlenebilmesi için şimdiden tedbir alınması gerekmektedir. Yoksa gidişat iyi gözükmemektedir.

 

(Yayınlanan yazılar, köşe yazarlarının kendi şahsi görüşüdür.)

 

NELER SÖYLENDİ?
@
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY3081
  • 2FENERBAHÇE3079
  • 3TRABZONSPOR3049
  • 4BEŞİKTAŞ3046
  • 5KASIMPAŞA3043
  • 6RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ3042
  • 7ÇAYKUR RİZESPOR3042
  • 8BITEXEN ANTALYASPOR3041
  • 9YUKATEL ADANA DEMİRSPOR3039
  • 10CORENDON ALANYASPOR3039
  • 11EMS YAPI SİVASSPOR3038
  • 12YILPORT SAMSUNSPOR3036
  • 13MONDİHOME KAYSERİSPOR3036
  • 14MKE ANKARAGÜCÜ3033
  • 15ATAKAŞ HATAYSPOR3033
  • 16TÜMOSAN KONYASPOR3033
  • 17GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ3031
  • 18VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK3030
  • 19SİLTAŞ YAPI PENDİKSPOR FUTBOL3029
  • 20İSTANBULSPOR3013
Advert
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA