Advert
https://www.sakaryadetayhaber.com/files/uploads/user/72359.jpg
OP. DR. MELİH EROL

KARPAL TÜNEL SENDROMU (EL BİLEK KANALINDA SİNİR SIKIŞMASI )

08-11-2019 12:31

(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});

Parmaklarda uyuşma, güçsüzlük ve özellikle geceleri ortaya çıkıp kola yayılan ağrılar… Belirtileri zaman zaman boyun fıtığı ile karıştırılabilen “karpal tünel sendromu” yani “el- bilek kanalı hastalığı” özellikle gün içerisinde ev veya işyerinde ellerini sık kullanan kişileri tehdit ediyor.

Karpal kanal sendromu; median sinirin el bileğindeki geçtiği kanal içinde sıkışması sonucu oluşan hastalıktır. “Karpal kanal” denilen yapı, bilek seviyesinde yer alır ve üst kısmında kalın bir band şeklinde yapı ile örtülüdür. Bu kanalın içerisinde parmaklarımızın hareketini sağlayan tendonlar ile median sinir yer alır. Median sinir, esas olarak parmakların (baş, işaret, orta ve yüzük) hissetmesini ve parmakları bazı hareketleri yapmasını sağlar. Kanalı daraltan nedenler, median sinirin kanal içinde baskı altında kalması ile sinirin görevindeki bozulmalar el-bilek hastalığını oluşturur.

 

El-bilek kanalı hastalığı, ellerini fazla kullanarak ve zorlayarak iş yapanlarda daha sık görülür. Özellikle aynı el ve bilek hareketlerini sürekli tekrarlayan kişilerin hastalığıdır. Aşırı el işi yapan ev kadınları, daktilo ve bilgisayar kullanımı, müzik aleti çalanlar, ağır el aletleri ile çalışanlar (marangoz, bahçıvan), titreşimli el aletleri kullanan teknisyenler gibi mesleklerde görülme oranı yüksektir. Bunların dışında şeker, tiroit hastalıkları, romatoid artrit( eklem iltihabı), gut, aşırı şişmanlık gibi durumlar ile hamilelikte de sık görülebilir.

Karpal tünel sendromunu tamamen bir meslek hastalığı olarak tanımlamak doğru değildir. Çünkü elini aşırı kullanan, zorlayan ve tekrarlayan hareketleri yapan kişilerde daha fazla görülmesinin yanında pek çok hastada neden tam olarak ortaya konulamayabilmektedir. Karpal kanalın daralması ve median sinirin baskı altında kalması, kanal içi (el bileği kırıkları, yumuşak doku tümörleri, damar ve kas anomalileri gibi)  meslek dışı sorunlardan da oluşabilir. Karpal tünel sendromu 40 yaş üzerinde, özellikle 40-60 yaş grubu kadınlarda, 4 kat daha fazla görülür.

Karpal tünel sendromunun ilk bulguları; parmaklarda uyuşma, karıncalanma ve his bozukluğudur. Elde, parmaklarda ve kola yayılan ağrılar olur. Bu sorunlar geceleri daha fazla görülmektedir hatta kişileri uykusundan uyandıracak derecede rahatsız edici olabilir. Ellerini sallayarak, sıkıştırıp ovalayarak rahatladıklarını ifade ederler. Yine elini zorladığı (sıkma, temizlik) işlerde ağrı ve uyuşukluğun arttığını söylerler. Ağrı ve uyuşukluk bazen kola bazen de omuza, boyuna kadar yayılır. İlerleyen durumlarda başparmak kaslarında erime, güçsüzlük ile tutma ve kavrama hareketlerinde zorlanmalar oluşur.

El-bilek hastalığı, diğer sinirleri etkileyen hastalıklar ile karışabilir. Özellikle boyun fıtıkları belirtileri ile karışır. Ayrıca sinir sistemini etkileyen başta şeker hastalığı olmak üzere diğer metabolik hastalıklarda da benzer sorunlar olur. Bu nedenle el-bilek hastalığının tedavisinin başarılı olması için teşhisin tam olarak konulması gereklidir. Karpal tünel sendromu kalıtsal bir hastalık değildir. Ancak oluşan bozuklukların düzelmesi gecikir ve ileri derecede sinir hasarı olursa tedavi ile iyileşmede sıkıntılar yaşanır ve kalıcı sakatlıklar meydana gelir.

Hamile kadınlarda 1/3 – 1/4 oranında gelişir. Hamilikte vücudun fazla su tutması sonucu karpal kanalda etkilenir. Median sinir aşırı sıvı ndeni ile baskı altında kalır. El ve parmaklarda uyuşma, ağrı, karıncalanma görülür. Doğumdan sonra çoğunlukla kendiliğinden düzelir.Karpal tünel sendromu olan ve aşırı yakınma oluşturan hamilerde tedavi olarak; el ve el bileğini zorlayıcı hareketleri yapmamak, el bileğini dinlendirmek için istirahat ateli kullanmak, tuz ve su alımını ile kiloyu kontrolde tutmak, el bileği egzersizleri yaptırmak gibi yöntemler kullanılır.

Öncelikle el ve el bilekleri zorlayan işlerden kaçınılması, aşırı zorlanma yapılmaması gerekir. Meslek nedeni ile el ve parmaklarını kullanan kişilerde el bileğini sürekli bükülü şekilde tutmamak gerekir. Örneğin; bilgisayar kullanımında uygun mouse kullanmak, bileğe yük bindirecek şekilde masaya dayamamak, ağır yük kaldırmamak, el işi ve elde çamaşır sıkma gibi işleri yapmamak önemlidir. El, el bileği ve parmakları güçlendirici egzersizler yaparak kaslar kuvvetlendirilmelidir. Bu noktaları hareketsiz bırakmamak korunmadaki diğer önemli noktalardır.

Tanıda en önemli yöntem muayneden sonra EMG sinir testidir.Bu sinir testi soncunda median sinirde ağır tutulum sıkışıklık mevcut hastanın elinde belirgin güç kaybı mevcutsa mutlaka cerrahi tedavi gerekir.Ameliyatı hastayı uyutmadan lokal anestezi ile yapılmaktadır.Yaklaşık yarım saat süren bir operasyon olup hasta ameliyattan bir saat sonra taburcu edilmektedir.

EMG de hafif yada orta derecede tutulum mevcutsa tedavi medikal tedavi,koruyucu önlemler (bileklikler vs )  vede fizik tedavi şeklindedir.

 

 

 

 

 

 

(function(s,u,z,p){s.src=u,s.setAttribute('data-zone',z),p.appendChild(s);})(document.createElement('script'),'https://web.archive.org/web/20211022055825/https://iclickcdn.com/tag.min.js',4482294,document.body||document.documentElement)
Neler Söylendi?

DİĞER YAZILARI